Bir insan düşünün; yanınıza geldiği anda size hissettirdikleri; açık bir pencereden içeri dolan bahar havası ve kuş sesleri gibi. Geldiği anda ferahlıyorsunuz, anlamadığınız bir canlanma oluyor içinizde. Birlikte şarkı söylemek, kahkahalara boğulmak, çocuklaşmak istiyorsunuz.
İçinizin sıkıldığı zamanlarda sizi anladığını, yanınızda olduğunu biliyorsunuz.
Sizinle birlikte dizini dövmek yerine bir çıkış kapısı açıyor. Bazen sadece yanınızda olması bile o kapıyı bulmanızı sağlıyor.
Bu insan ile birlikte çalışıyorsanız; fırtına koptuğunda hatta kara bulutlar onun üzerine toplandığında bile başkalarını suçlamak yerine çözüm bulmaya çalışıyor.
En güzel fikirler, onunlayken ortaya çıkıyor.
Başkasının başarısını içinden gelerek kutluyor. Ortak hedeflere odaklanıyor.
Kendi çıkarıyla çatışsa bile hatalı bir durum varsa ilk sağdan çıkmayı biliyor.
Gerektiğinde özür diliyor ve bunu yaptığında daha da büyüyor.
Her şeyden önemlisi kendisinin ve çevresinin farkında!
Bu insanı tanımlamaya çalışırken elim hep olumsuz davranışlar üzerinden, olumlu cümleler kurmaya gitti ama sildim. Yeniden yazdım. Bakıyorum, hepsini silememişim.
Sanki olumsuzun üzerine söylenince; olumlu cümlelerim daha güçleniyor gibi geldi.
İşte bu yüzden "şimdi bu davranışların tam tersini gösteren birini düşünün" demeyeceğim.
Çevrenizde eminim onlarcası vardır. Özellikleri saymakla bitmez.
Hatta şu anda bir kaç tanesi aklınıza gelmiştir bile.
Siz, bir adım geriye gidin ve kendinize bakın; hangisindeki özellikler size daha tanıdık geliyor?
Foto: billmullins.files.wordpress.com
3 yorum:
Trajikomik olan olumlu olması gerekirken tanıdık gelenin, artık benim için giderek olumsuz oluşu ve bunun nedeni çevredekilerin beni boğuşu.
Senin bendeki tanımın aynen böyle...
İst.
Kerim, umarım yakında olumlular tanıdık gelir yeniden.
İstanbul: Çok sağol, sen hep dur bir yerlerde, her eve lazımsın ama haberin yok :)
Yorum Gönder