13 Tem 2013
Olmadı ot ol
İleriye dönük plan ve programlar yapıp hayatı bunlara bağlı yaşamak ya da yaşamaya çalışmak, insanın bağımlılığı olsa gerek. Hayat bir şekilde akıyor ve sen de plan yaptığın için kendini güvende hissediyorsun. Hedefler koymayı, programladığın gibi yaşamaya çalışmayı da başarı olarak görüyorsun.
Oysa asıl meziyet, yaprak olmak. Koşullar elverdiği sürece hayatta kalmak ve gerektiğinde yapıştığın dalı bırakıp ağacına veda edebilmek. Sonra rüzgar seni çimlere mi karıştırır, çöpçünün kovasına mı gidersin, bilemem. Başına gelene üzülmez ya da sevinmezsin. Sadece varolur, zamanın dolduğunda da fiziken yok olursun. Ruhun ne yapar, ne eder bilmiyorum, hoş onu bilen de yok ya.
Eğer yapraksan, ruhunun nereye gittiğinin bir önemi de yok. Yaşarken ya da ölürken bile direnmiyorsun ki ölümden sonrasının peşine düşesin. İnsan değil, yapraksın. Ayrıcalıklısın çünkü bu hayata sadece varolmaya geliyorsun. Yapraklığın gereği nasıl yaşaman gerekiyorsa öyle yaşıyor ve ölüyorsun.
Acı yok, sinsi planlar, katliamlar, yalanlar yok. Öfkeden, coşkudan, mutluluk ve üzüntüden özgürleşmişsin. Ot gibi yaşamak diye aşağıladıkları ama asla ulaşamayacakları o mertebedesin. Düşünsene, çıldırırsın! Ama sen yapraksın, çıldırmak da yok.
Yaşasın yaprak olmak!
(Hem yaprak olsaydık ağacın kıymetini de daha çok bilmez miydik?)
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
25 yorum:
İnsanın en büyük sorunu varoluşuna gereğinden çok anlam yüklemesi. Var oluşuna gereğinden çok anlam yükleyince, doğal olarak kendine de taşıyamayacağı kadar çok şeyi yüklüyor. Eziliyor. Zor zanaat insan olmak; bazen yorulup yüklerinden bir yaprak olmayı isteyecek kadar:)))
Bana mi didin? :))
Hem yaprağı kıskandım, hem ağacı. Köklerine tutunup kalan takıntılı ben gibilere gelsin bu şaplak Aslım.
Öperim
Oh be, nihayet şu tilki kafadan kurtulduk :)
Yazıyı okuyunca, yaprak formuna girmiş ve kendini yaşamın sağduyulu rüzgarına bırakmış kim olabilir diye düşündüm. Aklıma bir tek cevap geldi : BUKOWSKİ. ( Emeğine, yüreğine sağlık. Güzel bir yazıyla yaptığın açılışı lütfen tehir etme :)
Yiğit Özgür karikatüründeki "hiç..." diyen yaprak olabilmek...
Ah bi de eş dostun kaprisi, şikayeti olmasa sen plan yapmayınca.... "Otum ben kardesim ot.!.." diyemiyosun tabikine.."Bende bir gariplik var, otum galiba" diyosun...Taki boyle yazılanı okuyunca, "oh be ben de bir gariplik yokmus" diyosun...
Yaprak dalından koptuğunda artık ölüdür. Bunuda gözardı etme :)
Etmedim ki onu da yazdim:)
Sokagimin kedisi, saplak yolun yarisi yani neden olmasin:))
MRNA, Bukowski ile gelistik neticede, onurdur:) canim arkadasimsin, tamam:)
Onur, o hangisi hemen hatirliicam:)
İlk paragrafınla beni bana hatırlattığın için teşekkür ederim Aslı:)
Malumatfarus, unutturma sansim da varsa bi deneyeyim:)
O gün cepten girdiğim için link gönderememiştim ama şuydu karikatür Aslı :)
http://www.bikarikatur.com/wp-content/uploads/2012/05/es-deli-ruzgar-yigit-ozgur.jpg
ne kadar da planlarsak planlayalım,gene oraya doğru gidiyor hayat:/oraya yani kontrol edemediğimiz bir yere doğru!
yazıyı dün okudum, düşünüp durdum ot mu - yaprak mı- tututacak ağaç mı? ulan şimdi, sabahın bu saati uyandım gene aklımda aynı şey ama ben denizanası kıvamındayım le bu gün. şöyle her boşluğa sığınacak, amaçsız, olduğu kadarlık falan. iyidir iyidir bu ayar! hadi sarıldım sana. bye.
Nalan ister istemez:)
Ozgur, denizanaligi da varolus bicimi elbet:) sarildik:)
Her zaman olmasa da spontane şeylere de eywallah demek lazım :))
Bu dünyada cevabını bilmediğimiz o kadar çok soruyla karşı karşıyayız ki bunların içinde boğulmaktansa insanlar kendilerini bir şeylere bağımlı planlı porgramlı bir düzen içerisine alarak kendini bir nevi anlamlaştırıyor.
iyi de zaten yapraklar gibi oradan oraya savrulup duruyoruz hayat boyu... en azindan deniyoruz iste ;)
peki yaprak değilde kozalaksak ve yere her düşüşümüzde tekrar ve tekrar bir varolma çabası veriyorsak.
Merhabalar;
Blogunuzu yeni keşfettim ve hemen takibe aldım.
1099. takipçiniz benim.
Bu arada çok hoş bir çekilişim var, muhakkak beklerim :)
Sevgiler
http://whiteglaze.blogspot.com
twitter: @_gamzeahmet_
Ahhhhh gülme bana Aslısınım ben zaten kendimi yaprak olarak hem de kurumaya dönmüş yaprak olarak görüyorum.Gel gelelim de tutunduğum ağaçlarımın dalları çoktan kırıldı benim de ondandır hemen kurumaya dönmelerim.Elbet ben de bir gün dallarıma kavuşacağım.Öpüyorum...
Yaprak olmak daha zor be Aslıcan.. Unutmazsam şayet, bir sonraki postum senin için ve bu konu hakkında gelecek... (iç ses: kesin unutacağım S:)
Okuzum hatirlatirim:)
Pişttt güzel yürek nerelerdesin sen?Özlettin kendini çok.
''OT '' hah işte ben :D ama mutlu değilim nasıl olacak şimdi ?
Yorum Gönder