Hani yüzünüze baktığında gözlerinin içi konuşan insanlar vardır ya!
İşte onlar beni nasıl motive ediyor, içimi sevgiyle dolduruyor anlatamam.
Gözlerindeki pırıltı, içlerinin ışıltısını saçıyor. Ne yapıyorsam o pırıltıyı hep görmek için iki kat fazlasını yapmak istiyorum.
En son verdiğim eğitimde böyle birisi vardı. İki gün boyunca gözlerimi ondan almak ve herkese bakmak gerçekten zorladı beni.
Söylediklerime inandığını, beni anladığını ve eğitimde her ne söylüyorsam onu uygulayacağını söylüyordu gözleri bana, durmaksızın.
Gözler gerçekten kalbin aynası ve kalplerini göremediğim insanlarla iletişim kurarken zorlanıyorum.
İç sesim durmadan konuşmaya başlıyor. Bocalıyorum, bana ne mesaj verdiğini anlamadığımdan.
Kova-balık kırması olmasından mütevellit sanırım, yazdıklarını okurken içimden hep "kiss you öküz ya da kralsın öküz" dedirten Öküzün Önde Gideni'nin şu yazısı da bana çok yakın geldi.
Çünkü benim de güneş gözlükleriyle aramda hep sorun oldu.
Takmaya çalıştığımda hep karşımdakilere ayıp yapıyor, saklanıyor gibi hissettim.
Konuştuklarımın da gözlüğünü çekip, çıkarıverme dürtüsü ile mücadele ettim.
Bu yazıyı, aslında eğitimde, içimde fırtınalar koparken, benim aklımla beraber orada olmamı sağlayan kişiye yazdım.
Teşekkür ederim...
Foto: Oğlumun konuşan gözleri...
8 yorum:
iki damla güneşte güneş gözlüğü takan bir insan olarak içimi bir hüzün kapladı bu yazıyı okurken Aslı, güneş ışığı çok rahatsız ediyor benim gözlerimi, gözler küçük olduğundan iyice kısılıyor o yüzden ben çok kullanırım güneş gözlüğü ama saklanmak için falan değil, göz kontağına inanılmaz önem veririm ben de çünkü :))
oyyyy:)
ısırınız bizim içinde lütfen...
not: şu kova-balık kırması tespitlerini de, paylaş ama bir ara;)
fery: amanın öyle demek istemedim. gözlerinde ışık olmayanlar için saklanmak dedim. Yoksa güneş gözlüğü takanlara laf atarsam herkese atmak zorundayım. Orada tuhaf olan benim.
Senin gözlerinin ışıldadığı o gülen fotoğrafından belli.
öküz: ısırmam mı bir uyansın ısıracağım :)
Ben teraziyim ve kovalar en sevdiklerimdir hep arkadaş olarak, yükselenim de balık. Çok da anlamıyorum mevzudan ama tanıdık gelmenin açıklaması oldu kendimce, o açıdan :)
:))
Ne güzel yazmışsın canım ayrıca Oğlumun konuşan gözleri...ne de maşallah
Teşekkür ederim Eda'cığım :)
Ahhhh! Cancan...Hem gozlerden, hem yanaklardan, hem de o fare isirigi dislerdeki bosluktan operim minciririm :)
Eliza'm: Fare ısırığı dişlerin yerinde şimdi ağzını kapatmasını engelleyen iki kazma diş var :)) Tavşan oldu arkadaş bu arada :))
Yorum Gönder