İlk göz ağrım bu blog. Ofise sabahın köründe gittiğim bir sabah, aniden açmış ve yazmaya başlamıştım. Benimle birlikte nefes aldı, güldü, ağladı. Kendimle ilgili bir çok şeyi keşfetmemi de sağladı.
10 Nisan 2008 doğum günüymüş. Onu kutlamak için yazmıyorum da yazamıyorum son zamanlarda.
Diğer bloglarıma düzenli yazarken ve zorlanmazken, burada ne oldu acaba?
İlk göz ağrım diye daha mı fazla değer veriyorum da kıyamıyorum sayfaları doldurmaya desem; "cık, öyle değil!"
Neyse, sebep bulma derdinde değilim. Sırf yazayım, yazdıkça yazasım gelir diye dertleşmeye gelmiştim.
İki gün için izinliyim. Can ile dün Taksim'de öyle harika bir gün geçirdik ki anlatamam. Hava pırıl pırıl, yürüyenler, sokaklarda gezenler, gece kalabalığından farklı.
Sokakların arasında kaybolduk. Karşımıza çıkan her yeni dükkanı, evi sevinçle selamladık.
Dükkanlara girdik, üşenmedik, daracık merdivenlerinden alt katlarına indik.
Kalemler, eski kutular, tasarım eşyalar arasında kendimizi kaybettik.
Dükkan sahiplerinin bile hafta içi daha ilgili, sevimli, konuşkan olduklarını görmüş olduk. Hafta sonu yaşamak zorunda olan bizlere bir kez daha acıdım. Hep üvey kardeşler, yazlıkçılar gibi karşılanıyormuşuz.
Biz yokken de orada olanlar, (dükkan sahipleri, yerliler, hafta içi özgürleri) aralarında anlaşmışlar sanki "hafta sonu sinekler akın ediyor, standart ve hızlı hizmete geçelim, Diğer günler nasılsa bizim" diye.
Ne demek istediğimi anlamak için hafta içi sokaklara çıkın.
Can harika bir arkadaş olmuş da haberim yokmuş. Bir çok arkadaşımdan çok daha fazla keyif verdi bana kaç gündür onunla yalnız olmak.
Ne güzel bir şeymiş çocukların büyümesi!
İyi ki doğurmuşum seni, dedirtti yine bana.
Foto: sihirlitur.com
12 yorum:
Sevgili Aslı;
Bende haftasonu kızım Nazlı ile gezerken aynı şeyi hissettim. Biraz da kendimize pay çıkaralım biz de kasım kasım kasılan annelerden değiliz ya onlarla arkadaş gibiyiz de ondan...
Galata'ya kaymışsınız gibi sanki sonradan fotoğraftan öyle anlaşılıyor =)
StummScream: Kaydık valla. Fotoğraf kaynağı: sihirlitur.com. Kaynak ben değilim ama fotoğraf tam gezdiğimiz yerlerden.
haftasonu iğrenç ya,bu yüzden işe başlamak istemiyorum.
Aslıcan, başlığa ithafen derim ki yazarsın yazarsıııınnn...ve sonra şımarırım ki ama ne iyi etmişiz de açmışız bu kuzu blogları di miiiyyy, ayrıca eklerim ki iyi ki doğmuş!
Can'ın sana eşlik etmesini öperim. İyi ki doğurmuşsun tabii!
Ben de 2 iş arasında olduğum ve haftaiçi keyfini keşfettiğim zamanlarda, bahsettiğin farka çok şaşırmıştım, bırak trafiği vsyi, esnafın çehresini bile değiştiren...
taşkın: vallahi etkilemek istemem ama hislerine katılıyorum :)
Eliza: Evet ya, iyi ki açmışız gerçekten. Bak birbirimizi tanımakla kalmadık, ne kada çok ortak nokta çıktı. Bir akraba çıkamadık ama olsun o kadar da :)
Daha nice yaşları olsun bu güzel blogun Aslıcım, seviyorum blogunu çünkü genellikle kendimi buldum satırlarında... Öyle olmadığı zamanlarda da içindeki seni tanımaktan büyük keyif aldım :))
Seni böyle keyifli bulmak güzel, Can da mutludur eminim annesinin bu 2 günlük kaçamağına eşlik etmiş olmaktan.
Sevgiler her ikinize de :)
Sokak kedisi çok şekersin, şımarttın beni! Can da mutlu gerçekten, bayılıyorum bu haline :)
işte!
diyorum; bu memurusları bir an kontrolsüz bırak, msn-facebook-blog-mlog bulur hemen kendine yapacak fuzuli bir şey...
kamera yerleştirmeli bunların odasına.. yahut big boss şeklinde bir korkuluk.. ve yahut, internetlerini kısıtlamalı.. olmaz ki canım; yazık patronların paracıklarına:)
;)
öküüüzzz, var ya sana bir zıplarım buradan :))
adiye bak ya, patronların paracıklarıymış :)) blogumu da evden yazdım, izinliyim ya, deli yaa :))
iyi ki doğmuş bu blog.
hep önce bir erkek annesi olmayı istemişimdir, hala istiyorum da...
bende yzarım belki birgün oğlumla yaptıklarımızı. Rabbim nasip etsin inşallah :)
Beyaz merhaba,
Umarım hayalin gerçek olur. Senin blogunu ben göremedim. adresini verir misin?
Yorum Gönder