Sahte olduğunu hissettiğim insanlar, en kolay vaz geçtiklerim.
Gereğinden uzun süre gülüşünde, sakladığını hissettiğim sözlerinde, gözlerini kaçırışında, lafı çevirişinde, gereksiz dokunuşlarında, "bana inan, bana inan" diye zorla beni kandırmaya çalıştığını gördüğüm an; onu bütün gücümle itip, uzaklaşmak istiyorum.
Tabii ki itemiyorum ama bakışlarımla ya da hareketlerimle, ondan iğrendiğimi hissettirdiğime eminim.
Duygularımı sezip, uzaklaşanlara bir nebze saygı duyuyorum. Ancak, inatla yakınlaşmaya çalışanlar, gittikçe daha da çekilmez hale geliyorlar.
Yalansın! uzak dur benden, demek istiyorum. Diyemiyorum.
Çünkü yalan olmadığını kanıta uğraşmak için benimle olan temas süresi uzayacak. Sahteliğini daha da çok gözüme sokacak.
Belki de kaçış benimki; yüzleşmekten kaçmak. Her ne olursa olsun, çözemiyorum. Bir arada olmak zorunda kaldığım her dakika, zehirlendiğimi, içimde, köşe bucak saklanmış karafatmaların beynime hücum ettiğini hissediyorum.
İçimdeki karafatmaları temizlemem gerekiyor, içe dönmeyi sevmekle beraber, dış faktörlerden uzak durma çabası, içerideki karmaşayı temizlemekten daha kolay geliyor.
Kaçışsa; kaçış. Kaçıyorum!
Ve şu anda sahtelere sayıp dökerken; "aslında sorun içeride bir yerde" diyen iç sesime küfür etmek istiyorum. Bu şuurlu ve bilmiş halimi sevmiyorum. Sorunu dışarıda aramak istiyorum çünkü değişemeyecek kadar yorgun hissediyorum kendimi.
Düşün, taşın sahtelikle ilgili kanına dokunanı tespit et, yaptığın sahtelikleri bul, yapmaktan vazgeç. Sonra da sahte görünce sadece farkında ol ve nefret etme, idare et, işte!
Ehh kendimden sıkıldım be! Sahteyse koy g.tüne, yalancısın, de.
Ne uğraşıyorsun bu kadar kendinle?
Görsel: Ahmet Coka
9 yorum:
hahahahaha ben de seni cooooooook ozlemişim!
Bir ne olup bitmiş anlamak, kacirdiklarimi toparlamak icin okumaya basladim ve daha ilk yazida ne kadar ozledigimi farkettim!
"Sahte olduğunu hissettiğim insanlar, en kolay vaz geçtiklerim"
Ee ne güzel işte anında sil ;)
ehehehe, dellendi yazının sonunda :D
hahahaha :D çakmak çakmağa geldik demiş etikette :))
Ya sabah sabah içim açıldı yorumlara bakınca :)
Den canım, gördüğün gibi değişen bir şey yok, aynı :)) Hadi sen de gel artık yeter be!
dünyadaki balıkcık, ben vazgeçiyorum da hayat şartları geçirmiyor :)
bir de sonradan eklediğin yorumla şunu hissettim: Ben deliyim de aile üyeleri bir araya gelmiş, arkamdan konuşuyor ruhu yaratmışsınız :))
adaşcağızım, koptum be, gerçekten gözümde canlandı aniden dellenmiş halim :)
“Tanrı size bir yüz vermiş, siz tutup başka bir yüz yapıyorsunuz kendinize. Kırıtmalar, fıkırdamalar, yapmacıklı konuşmalar, Tanrı’nın yarattıklarına uydurma ad takmalar, hayasızlığı saflık gibi göstermeler... Hadi canım, ben yokum ortak bunlarda, deli etti bunlar beni!”
mr.hayd yürü arkandayım.
Biz de birer deliyiz yani öyle dedin sen :)
akrabadan akrabaya geçiyorsa evet ya evet işte :)))
Yorum Gönder