Yasakladılar ya, her dakika yazasım geliyor. Aklıma fikirler üşüştüğünden, ilham perileriyle dans ettiğimden falan değil, sadece yazma eylemini durmaksızın tekrarlama isteği, bu içimdeki. Hele bir de bloga her girişimde; bazen bir köşesinde, bazen tepesinde; o malum yazıyı gördükçe inadına yazasım geliyor.
Bugün anlamadığım bir şekilde ofisten bile yazabiliyorum ki; burada insanların normal olarak ulaştığı mecralara, bizim şuursuzca kendimizi kaybedip, Allah muhafaza, işleri falan batıracağımızdan korkup, ulaşımımızı engellerler. Hayatımda ilk defa, keyiften kahvaltıya inmedim, iş yerinde. Bunun önemini şu an kavramanız mümkün görünmese de; daha gelirken eşim yolda, senin kahvaltı etmeden işe başladığın bir gün oldu mu? sorusuna "Asla!" diye cevap verdiğimi belirtmek isterim. Oturuyorum burada, poğaçamı masamda yiyip, size laf yetiştiriyorum.
Zorunda bırakılmaya, birileriyle zorla beraber olmaya tahammülsüz ruhumu, yasaklarla renklendirdiler. Yasaklara boyun eğmeye daha mı alışkın mışım, diye düşündüm kendi kendime. Babamla yaşananlardan yadigar bir alışkanlık olsa gerek. Daha doğrusu yasak delme konusunda antrenmanlı ve hazırlıklıyım sanırım. Madem yasak, al buradan yak, diyip, arka bahçede gizlice oynadığım gibi, gündelik hayatta da yasağa boyun eğer görünüp, yasak delme uzmanı olmuşum, meğer.
Her türlü dayatma tepemi attırıyor. Açıklamasını kendi kendime yapamadığım her dayatmada, küfür kıyamet gırla gidiyor. Bakınız hala kendime açıklayabildiğim ve itaat ettiğim yasakların varlığını kabul ediyorum. Gözünüzde hayali ihracat yapan bir bankacı canlanmasın sakın. Bu açıklamayla durumu kurtarayım da sonra bütün blogları açar, benimkini kapalı tutarlar, tırsaklığı çöktü içime. Nasıl da korkak
29 yorum:
Yazim yarim yayinlandi, aniden kesildi ve giremiyorum telefondan yaziyorum. Kalsin oyle yarim, isysn yazisina bu yakisir
"yasaklar delmek içindir"
atasözünün sanki bir açıklaması mı olmuş ne? :))
yarım kalması da bir etkileyici içerik bakımından..
ben cok rahat giriyorum neden acaba?
Sonsuza dek gitmez böyle. Açılacak elbette. Sen isyanını ferah tut..Afiyet ola :)
Yasakladılar diye, sadece yazmak istiyordu. Oturup yazmak. O kadar sinirliydi ki bu özgürlüğünü elinden aldıklarına, inadına yazıyordu bir yandan da poğaçasını tıkıştırıyordu ağzına. Nerden bilecekti ki yazısını tamamlayamayacağını? Toparlamak üzereydi ki, yarım kaldı cümlesi. Ağzına attığı koca lokmanın yanağında oluşturduğu yumruyla yavaşça arkasını döndü, monitörün ışığının neden karardığını merak ediyordu.
İri yarı iki adam gördü, siyah giyen adamlar... Bir tanesi homurdandı 'Yassah dedik'... Elinde Aslının bilgisayarının güç kablosu vardı...
Şimdi beni çağırıyorlar, laptopımın adaptörünü ve pilini istiyorlar. Yorum yazmak da 'yassah'mış....
benim de bütün asi yönüm ayağa kalkıyor böyle dönemlerde Aslı. destekçinim, takipçinim :)))
Sen ismini İsyan koymuşsun, ben Bir Tatlı Huzur demişim, aynı çıldırmalarda buluşmuşuz yine şekerim!
Dayatmalara tahammülsüzlüğünü aynen paylaşıyorum...
isyan etmemek eldemi Aslicim, sabir sabir bir yere kadar yeter artik boylesine yasaklarla nereye kadar...
Aynı kızgınlıkla yazdım bende akşam, daha neler görücez bakalım.Herkese inat yazmaya devam!
Evet yazmaya devam fakat şu suçlu gibi hissetme yokmu çoook sinir bozucu!!!!..
çok üzgünüm ben :( blogumu geri istiyorum :( seni de, siğerlerini de geri istiyorum :(
Emine, evet resmen yarım kaldı, evden giriyorum bugün hayret:)
arya, bilmem ki ben de giriyordum ama iki gündür kudurttu beni.
Azze, şahanesin, gerçekten!
Tibet'in annesi, hep beraber beraberr:)
A-H, valla bal gibi de yasaklıyorlar ya, inanamıyorum.
Alba, alayına isyan evet:)
Hayatın süs payı, suçlu olan onlar, burası kesin.
Sade, ben de üzgünüm gerçekten. Alışamadım bu salaklığa.
Eliza'm, ben de dayatmalara dayanmayalım:)
benim bütün şevkim öldü. hiç yazasım gelmiyor. keyif meyif bırakmadılar insanda. sabah twitter'da yoktu. öldürün bari dedim içimden :)
adaş, bir internet bağımlısının günlüğüne bu son cümleleri not düşeceğim:)
Benim de kaçtı keyfim galiba, şu yazı orada yarım duruyor ya sinir oldum, tamamlayasım var ama bugünü unutmamak için tutuyorum kendimi. Allah akıl versin, amin.
Sakin olmak lazım. birileri pire için yorgan yakmış, olan bu sadece. Aklı selim galip gelecektir yüreciğinizi ferah tutun. Korsan Dijitürk yayınları pire, blogger dünyası yorgan...
Bu arada bakın hepimiz de giriyoruz işte :)))
hayatvetavla, evet de kaç yazı heba oldu yahu:) pire, yorgan, yastık, fındık, fıstık.. Bunaldım be:)
İlk bunalmanız değildir herhalde olur böyle bunalmalar. :)
Mesele bunalma sebebine takılıp kalmak mı? bi şekilde çözüm bulmak mı?
Ben bazan sorunları seviyorum bile, çözüm bulma yolları buldurduğu için :)
hayatvetavla, olma mı:) iki gecedir yüklemediğim dosya, değiştirmediğim dns kalmadı, çözümden bol ne var ama iş yerinde müdahale edemediğim sistemlerin karşısında gerçekten deliriyorum:)
Bana iyi bile geldi gündüz blog'la uğraşmam gerekmiyor arttıkın :))
:)) Pollyanna gördüm seni:)
:)
değilim.
Vakit ayırmam gerekiyordu gün içinde artık gerekmiyor :)
yarım kalması çarpıcı bence. tamamlama.
Hani bir laf vardır ya '' Allah sevdiği kuluna önce eşeğini kaybettirir sonra buldururmuş'' diye.
Benim vaziyet tamda böyle. Ama yoruldum,sinirlerim tepemde.Artık bulup bulup kaybetmesem.
hep mutlu yaşasak,hayat bayram olsa falan filan:/
Aslıcım, bir ödülün var bende... :)
Evim dediğin yere kapı varken pencereden girmeye zorlanmak işte insan bunu hazmedemiyor.İnadına yazmalı bencede
kesinlikle inadına yazmalı insan :)
-
hemera
Tibet'in annesi, çok teşekkür ederim, çok naziksin:)
Ayla, tam da öyle işte!
hemera, yazıyorum, teknik sorunları halletikçe:)
Yorum Gönder