7 Mar 2011

Günlükten

Küçük elleriyle tuttuğu defterini ve kalemini masanın üzerine koyup, kaldığı yerden, yazmaya devam etti...

Anneciğim, sen o gün bana çok kızdın ama benim bir suçum yoktu. Özlem, bebeğimin yüzünü boyamıştı pastel boyalarla, hem de dedemin bana Almanya'dan getirdiği o kocaman, güzel bebeğimin. Sen de aslında ona kızdın ama o zaman, neden bana kızmış gibi yaptın?

Sen gittikten sonra pis pis sırıttı ohhh canıma değsin hareketi yaptı, boyalı ellerini göğsüne sürterek. Pembe elbisesi yemyeşil oldu. İşte o zaman bendeydi ohh çekme sırası. Ama yapmadım anne, ne anlamı vardı ki? Benim güzeller güzeli yeşilli, beyazlı tül elbiseli Kübra'mın yüzü yemyeşildi. Eskiden pembe olan yanakları, şimdi gözlerinin yeşilinden daha koyu, cırtlak bir renge bürünmüştü. Hemen yıkamak için banyoya götürdüm onu ama çıkmadı işte, daha da beter yayıldı hatta. Ağladım ben de onu küvete çarpıp sonra seni düşündüm anne. Kendimi sana benzettim o anda. Sen de benim için üzülüp, benim canımı yakmıştın, hemen özür diledim Kübra'dan. Aldım onu küvetten, saçları ıslanınca iyice çirkinleşmişti, yeşil yanakları ve yeşil gözleriyle bana bakıyordu, kırgındı. Islanınca köpek kuyruğu gibi görünen saçlarını kuruttum, elbisesini giydirdim ve odama döndüm.

Özlem, oyun oynarken durmadan duvara atıp tuttuğum, uzun kollu, uzun bacaklı maymunumu eline almıştı, bu sefer. Çekip aldım elinden ve onunla oynayamazsın, dedim. Benden bunu beklemiyordu herhalde, ağlamaya başladı. Sen geldin ve yine bana baktın. Bu sefer suçlayan değil de; soran bakışlarla. Maymunumla oynayamaz, hiçbir oyuncağımla oynayamaz, artık! diye bağırdım, bana kızacağını bile bile.

Kızmadın anne, gözlerinin derininden gelen sevgiyle, yüreğimi ısıttın ve sessizce çıktın odadan. Sen de benden özür diledin o bakışınla anne ve ondan sonra bir daha asla suçsuz yere suçlamadın beni, eskisi gibi; sırf misafire, komşunun yaramaz oğluna ayıp olmasın diye...

Görsel: Ahmet Coka

11 yorum:

ry dedi ki...

beyler büyüyünce bu özlemle kimse evlenmesin.

Betül dedi ki...

Kardeş iyidir ya. Benim 12 yaşındayken kardeşim oldu. Kardeşlikten ziyade ebeveyn ilişkisi yaşadık yaş farkından dolayı uzun süre. O yüzden canavarlıklara bile özenirim hep:)

Aslısın dedi ki...

ry, çocukluk travmam:)

Betül, benim de kardeşim 10 yaş küçük benden, kardeşe nereden geldik allasen:)

beni güney koreye uçur dedi ki...

Küçük Özlem neler çekmiş öyle .) -insan sinir olur.

ry dedi ki...

o zaman özlem şimdiye evlenmiştir. belki çocukları da olmuştur. şimdi sıra onun çocuklarının oyuncaklarını kırmaya geldi. sen de çok bencilmişsin ama. ben çocukken kazandığım tasolardan, misketlerden beğendiğim birkaç tanesini alır diğerlerini geri verirdim. paylaşmak bunu gerektirir.

Aslısın dedi ki...

beni güney kore'ye uçur, bak ya Özlem'in taraftarı olmuşsun:)

Aslısın dedi ki...

ry, paylaşmam o kızla, ne paylaşacağım be:)

Emine dedi ki...

Aslı özleme ben de kızdım, tam annesine de içerleyecektim ki affettirdi kendisini..
misafir çocuklarını kayırmak zorunda kalmışımdır ben de..
ama tüm anneler gibi içimin bir tarafı sızlayarak..
ah şu misafire nezaket yok mu çocukların dünyalarını karartan?

Aslısın dedi ki...

Emine, unutalım nezaketi bence, yazık değil mi çocuk kalplerini daha o yaşta haksızlıkla, hayal kırıklığıyla parçalıyoruz:(

Sibelbek dedi ki...

başkalarının yaptıklarını örtbas etmek için kendi canımızın kalbini kırabiliyoruz. aslında ne kadar başkalarına bağımlı yaşıyoruz. umarım bu tip hataları oğluma karşı yapmam, o küçücük saf yüreğini yaptığım yanlışlarla kirletmem... Allah bana akıl fikir versin ve tüm ebeveynlere...

Aslısın dedi ki...

Tibet'in annesi, evet başkalarını kendimizden ve değer verdiklerimizden çok önemsiyoruz, çoğu kez.