Nereye gidersem ne yaparsam yapayım, İstanbul'u seviyorum işte. Söylensem de zırlasam da bakmayın bana, bu şehre dönmenin tadı başka. Ayrıca yazmayı da çok özledim. Aklıma bir sürü şey geldi, klavyemden uzaktayken ve not almadığım için şu anda hiçbiri yok. Zamana bırakıyorum, bir olayla veya görüntüyle tetiklenip, gelirler bana geri, biliyorum.
Çok yumuşağım bu aralar. Yani duygusalım anlamında. Kalbim aşkla doluyor, seviyorum gördüğüm her şeyi, öpmek istiyorum hatta. En son sahilde Allah bağışlasın bir kadın ve adam gördüm, nereden gelmişler, uzaydan mı bilemedim, o derece güzeller. Tutamadım kendimi önce adamı sonra kadını öpüverdim. Hoop ne yapıyorsun demelerine kalmadan, kaçtım öpücükten sonra.
Arkamda bir kaç garson ile kısa bir tur attık sahilde. Yakalandım tabii, günde 25 dakika yürümeye alışmış, onu da azıcık hızlandırınca tık nefes kalan, hımbıl halimle taşların üzerinde kiminle aşık atacağımı sanıyorsunuz? Kimseyle. Yürümeyi yeni öğrenmiş, bit kadar bebe bile galeyana gelmiş, peşime düşüp, bacağımı tutmaya çalışırken anladım ki yolun sonuna gelmişim.
Neyse, kollarımın altından yakalanmış, ayaklarım yerden kesilmiş halde güzellerin karşısına bıraktılar beni, köpek yavrusu gibi. Ulan içimden bir öpücük daha gelmez mi kan ter içinde, bileğim burkulmuş karşılarında dururken?
Bir daha mı geleceğim dünyaya diye Allah ne verdiyse atılıyordum ki üstlerine, garsonlar yakaladılar yine koltuk altlarımdan, höst noluyorsun diye. Neyse, öyle bakıyoruz birbirimize ve bende başlamış olan hareketlenme durmak bilmiyor, yarım ağız özür diledim, pek güzel geldiniz gözüme, ben güzel şeyleri severim, öperim, nah bakın şu taşı beğendim şu anda, onu da öpüyorum diye az önce öküzden hallice bir adamın, denizde biriktirdiği balgamını püskürttüğü taşı öptüm, korkumdan.
İyice salaklaştı herkes ve ben elimde taş, dudağımda balgamdan kalma bir ıslaklıkla öyle kalakaldım. İğrenç bir deneyimdi, evet.
Tatil de böyle geçti işte.
Yok be, yalan söyledim, öper miyim balgamlı taşı hiç? Taş gibi ama tanımadığım insanları da öpmem ayrıca.
Onlar beni öpsün, hıh!
14 yorum:
yaramış yaramış tatil, valla yaramış! :)
Bu öpme işi büyük dert, sanırım onlar seni öpsede benzer kovalamaca yaşanırdı. Düşünsene sahilde bir çift, seni görüyolar ve aaa ne güzel, hadi gidip öpelim :D sonra da yeşil taş ararız...
Opseymissin cok keyifli olurmus ama! Yazindan onu anladim, sahneler birer birer gozumun onune geldi boyle:)
Nursel, di mi ama:))
büyük iskender, :))) tatilden sonra bu da iyi geldi bak:)
amaltheian, öpsem mii öpmesemm mii arasında gidip gelirkenki sahneleri görmeliydin asıl:)
oha noluyo dedim bi an :D neyseki yalanmış :)
-
hemera
hemera, aşk olsun yani, yalan demesem inanacaksın bana:)
yazıların sonuna eklendiğin şu hıhlarına bayılıyorum Aslı :)
bu şehirde seni özledi, hoşgeldin arkadaşım aramıza :)
Acaba mi dedim valla inandim. Cilginsin diyecektim ki kandiriyormussun bizi. Alacagin olsun:))
Asli supersin yine, eski formuna geri donmussun zevkle okudum ellerine saglik :)
Eminee, hoşbuldum, sen seviyorsa ben her yazının sonuna eklerim bir hıh, havalı olurum hem:))
didem, ah be o kadar çılgın olabilsem daha ne isterdim:)) kızma, arada yaparım böyle ben, havlayan köpek ısırmaz hesabı, ancak yazarım işte:)
A-H, sevmene sevindim arkadaşım:)
korkuttun beni:)
neyse şakaymış ;)
kop kop kop- ma yeter ;)
"seni gidi küçük ukala" diyip gülümsedim valla yazının sonunda....
bunu sen yaptın, sorumlusu ben değilim! :))))
"Öpüjeeemmm" dedin yanii :):):) Süper..:):)
Syhn yooknkopmamm;)
Pinar ben degil onlar yaramaz;)
Hayatin sus payi. Eveet ayni gaynim gibi, yaptiim;)
Yorum Gönder