İnsanın alt üst olması, o ana kadar düşündüğü her şeyin anlamını yitirmesi için sadece bir olay, bir an yetiyor bazen. Hayatın bizimle oynamayı en sevdiği oyun bu olsa gerek. Sinirli ve gergin olduğunu düşünüp, dertlenirken bir anda endişelenmene sebep olacak çok mühim bir mevzuyla o ana kadar hissetiklerini küçücük birer nokta haline getirmesi mesela.
Peki bunu bile bile neden insan öğrenmez hiç, ders almaz?
Yine aynı salak dertleri kendine sorun edinir, kafasında büyütür, korkar, ürker, sıkılır?
Hayat nasıl oyuncuysa insan da o kadar oyuna katılmaktan kaçınan ürkek, küçük kız çocuğudur işte. İkisi arasında yaşananlara da ömür denir. Herkes kendi ömrünü nasıl yaşayacağına karar verir. Buna oturup uzun uzadıya düşünerek de karar vermez üstelik. Bir takım olaylar gelişir ve o bazen farkında olarak bazense olmayarak kararlar alır ve oyunun içinde bir rol seçer kendine.
Bilmezsin ki; hayatla dalga geçilmez, onunla birlikte yürüdüğünde ömür anlam kazanır, yaşamak için yaşadım diyebilirsin, oyunun sonuna geldiğinde.
Mücadeleci insanlara bu yüzden tedirgin bakarım, çabalarını anlamlı bulmam. Başına gelecekleri belirleyemezken; neyin mücadelesidir tüm çabanı verdiğin?
Başınıza gelen kaç olaydan sonra o an üzülseniz de; sonrasında "aslında bu benim için iyi oldu" demediniz? Bir iş değişikliği yapmak isteyip de olmadığında kendinizi yerden yere vurup, bir kaç sene sonra iyi ki olmamış, benim için böylesi çok daha iyiydi, demeyeniniz var mı misal?
Kaderci miyim? Bilmiyorum. Her şeyi bırakıp, sürüklenmek de değil aslında söylemek istediğim. Sadece çok fazla zorlamamak, olanı kabullenmek, alışmaya çalışmak. Bu da gayret ister ve bu bana daha anlamlı bir gayret gibi geliyor. Söylemek istediğim sadece bu.
Çok konuştum, ne dediğim belli bile değil. Aslında akşam başıma gelen bir şeyden bahsediyorum ve buralara o olaydan geldim. Olayı anlatmadığım için saçmalıyor görünüyorum sanırım.
Anlatmayacağım, ben hep saçmalayacağım.
Ayrıca şu şarkıyı dinleyip, kendimi daha fazla bunaltmaya ve isyan etmeye de hakkım yok ama ben dinlemek istiyorum.
7 yorum:
Herkes kendine biçilmiş rolu oynuyor ama mücadele etmek iyidir. Tabii ki karşındakine zarar verilmediği sürece. Kadercilik deyip kenara çekilmek, onu kabullenmek etik değil. Ben saçmalıyorum belki de kadercilik de mücadeleyi kabul etmediğim için.
Üzülmüşsün, herşey geçer. Sevgiler.
Aslıcığım her mücadeleci insana şüpheyle bakma:)) Hastalıkla mücadele ediyorum mesela çok somut geçmeyen bitmeyen bitmeyecek olan ama neyin mücadelesi dersen 1 gün fazlasının derim:)
Ben senin tüm sorgulamalarında mücadeleni görüyorum güzel arkadaşım saklanamazsııınn..
mehbup, evet her şey geçiyor.
Nehir, senin için dua ediyorum ve benim mevzu da benim sağlığım değil ama sağlık. Sağlık için hayatla birlikte yürümek için varım ama ona rağmen çaba bana nafile geliyor ya da onunla kavga.
Anlattığın kadarından yola çıkınca ayakları yere basmıyor dediklerimizin sen saçmalamıyor içini döküyorsun:)
Bana da amann beee halleri ne çok geliyor belki okuyorsun ama takıp takıp o lanet maskeleri çıkıyoruz işte arenaya:((
Nehir, arenalar dar geliyor, maskelerden sanırım. Neyse ya iyi olalım işte.
Ne tamamen kaderci olucaksin ne elin kolun bagli oturucaksin. Kaderinle oynayabileceksin icabinda...
elinden bir şey gelmiyorsa da kabullenip, ayak uydurmayı bileceksin sanırım.
Yorum Gönder