14 Şub 2009

Bacağı Olmadığı Halde Koşmayı Öğreten Adam

İçinizde bir ses ne zaman bir şeyler yapmak isteseniz; "hadi canım, boşver, sen yapamazsın, sen onlar gibi değilsin, bak şimdi rezil olacaksın, hakkında ne düşünecekler?, emin misin?, neden bununla uğraşacaksın şimdi?, sen şanssızsın, başına gelmedik kalmaz"
diyerek sizi özellikle de yapmayı çok istediğiniz şeyleri yapmaktan alıkoyuyor mu?

Size hep böyle şeyler söyleyen bir arkadaşınız olsa; onunla görüşmeye devam eder miydiniz?*
Hiç sanmıyorum.

Bu işkenceyi yaşadığımız sürece biz kendimize yapıyoruz. Bizi engelleyen, tembelliğe, rutine sürükleyen içimizdeki sabotajcı bu işte!

Arkadaşımız olsa yanından bir süre sonra koşarak kaçacağımız bu kişiyi biz içimizde yaşatıp, her söylediğini dinliyoruz.

Bu bacaksız adam aslında bizi korumaya çalışıyor. Ama çok akıllı olmadığı için bu koruma bizi engellemeye varıyor. Bacakları yok ama bize nasıl koşacağımızı anlatıyor.

Yaşadığımız her anın farkında olursak; birşeye atılmaktan bizi alıkoyan şeyin bu bacaksız mı olduğunu da anlayabiliriz.

Sonrasında;

ne yapmak istediğimizi,

bunu yapmamızı sağlayacak güçlü yanlarımızın neler olduğunu,

neye ihtiyacımız olduğunu,

yaparsak en kötü ne olacağını düşünmek işimizi kolaylaştırır.

Aksi takdirde saha kenarında elimizde mısır, yanımızda bacaksız; koşanları seyretmekten öteye gidemeyiz.



*Rob Bremer


Foto: delos-inc.com




1 yorum:

Aslısın dedi ki...

Sana katılıyorum.
Ama gülmekten puhahahahahaa