29 Kas 2010

Yetmedi mi garipliklerimi duymak?


Yahu, zaten şu yazılarımı bir alt alta koyup, okuyun.
Ne kadar tuhaf bir insan olduğum, durmadan değiştiğim, dengesizlikte bir numaraya oynadığım çıkarımını yapacaksınız. Hatta bir yazımda, psikiyatrist bile hastalığımın adını koymuştu.
Daha ne istiyorsunuz benden?
Ha Syrakusa, ha?

Alın işte, perde arkasında kalanları, halı altına süpürdüklerimi de açık ediyorum.
Daha da yazmam, mim falan cevaplamam, valla bakın.

Hatta bu yazımı referans gösteririm.

Romayı da yakarım!
Deliyim, hem de gözü karasından.
O da deli, hepimiz deliyiz işte!

- Geceleri feci diş gıcırdatırım. 
- Peynire bile pul biber koyarım. Peynire de, pul bibere de bayılırım.
- İnsanlarla buluşma-görüşme özürlüyümdür. Hadi buluşalım diye gaza gelir sonra o an gelince "amanın gitmemek için ne bahane bulsam şimdi?" diye düşünür dururum.
- Aşka aşığım, sanırım. Çiçeğe, böceğe de aşık olabilirim. İlla insan istemez.
- Oğlumun izlediği ergen dizilerindeki romantik, ilk öpüşme sahnelerinde, hala kalbim çarpar, heyecanlanırım.
- Sitem eden tiplerden tiksinirim. Siteme cevap bile vermeyecek kadar kusasım gelir, bir daha asla aramam, sormam, özlemem sitemcileri.
- Sütlü kahve ve çikolatadan asla vazgeçmeyen biri olarak; son bir senedir, bitter çikolatadan başka çikolata yemez, kahvemi en acısından, şekersiz, sütsüz içer hale geldim. Meşhurdur böyle ani dönüşlerim, değişmelerim.

Bir de yapamadıklarımı yazayım da iyice çıksın ipliğim pazara...
- El becerisi gerektiren hiçbir işi yapamam.
- Sabırla, uzun uzun vakit harcanıp yapılan işleri beceremem. Düğüm çözmeye kalksam, ipi iyice düğüm yaparım.
- Tehlikeli sporları yapamam.
- Duygularımı saklayamam, içimde olan biten her şey, hemen yüzümden okunur.
- Sevmediğim birisini seviyor gibi yapamam.
Size iyi günlerrr...

18 yorum:

Onur Diribaş dedi ki...

Sen ne keyiflisin böyle ya. :) Bir kaç madde dışında aynaya bakar gibi okudum resmen. :)

Sibel dedi ki...

seviyorum seni yaa!

Aslısın dedi ki...

Onur, bu delisin demenin kibarcası herhalde :) Neyse ayna mayna demişsin, sen de delisin o halde:)

TuTsİ dedi ki...

Demekiiii
Yok aslın da birbirimiz den farkı mız

birkaç gariplikler dışın da o ben de yoksa sen de on da bun da

Şu sitem mevzusu al ben den o kadar

de da ları ayrı yazmalıymışım ondan dır bunca zahmet çok şikayet aldım da :p

Aslısın dedi ki...

Sibelim, emin misin? Bu kadar aceleci olma bak, bir daha düşün:) Şaka maka, yıllardan beri hala, ben de.

Tutsi, her gördüğümüz -de,-da'yı ayrı yazıyoruz galiba:)) Bunu da tuhaflıkların listesine ekliyorum, ona göre:)

TuTsİ dedi ki...

birkaç türkçe yazım hastası arkadaşın mini takıntısı alıştırma yapıyorum ben de

Sibelin kararı kesin gibi :p

Aslısın dedi ki...

tutsi, valla buna da takarlar ben sana diyeyim :) Sibel, galiba kararlı gerçekten de, yazık iyi kızdı be:))

TuTsİ dedi ki...

milletin derdi çok . , olmayınca bile serzeniş edeni var şart bi editör şart

Sibeli blogger diye tweet de reklam edim belki sen den vazgeçer

iplik dedi ki...

Oh bayıldım bu garipliklere...garipçeliyiz bizde :) hep birlikte...

iplik dedi ki...

Oh bayıldım bu garipliklere..Garipçeliyiz galiba. hep birlikte :))

Aslısın dedi ki...

Ya kızın kafasını karıştırma, seviyor işte ne güzel :)

iplikçiiikkk, hep birlikte o zaman, ölmek var dönmek yok be!

TuTsİ dedi ki...

sibelllll
aslı da seni seviyooooo belli etmiyo :p

Hayat Belki Bazen dedi ki...

Ekmeğe pul biber eken bir ev arkadaşım vardı okuldayken, bu yüzden peynir konusunda kendine haksızlık yapmamalısın:)

Adsız dedi ki...

:)))) Aslı senin emekli olma ve karayip adalarında yayıp güneşlenme zamanın gelmiş. Bu kentin sana ettiğini deli deliye etmez billa :)
Teşekkürler meslektaşım.

Judy Abbott dedi ki...

yafu el becerisi gerektiren işlerden ben de hiç anlamam, millet böyle çantalar, kolyeler neler neler yapıyor ya, ben ağzım açık bakakalıyorum onlara. sıfır kabiliyoet.

bi de camda oturan kedileri çok severim, ama ev sahibi sapık zanneder diye fotoğraflarını çekmeye korkarım:))

Aslısın dedi ki...

tutsi :))

hayat belki bazen, aa ben onu da yapardım, tuz ve pul biber ekerdim ekmeğin üzerine. Hepsi de çok güzel ama ya, bence de çok normal onları sevmek ve birlikte yemek :)

syrakusa, bu konuda bana nasıl yardımcı olabilir misin? kesinlikle katılıyorum sana:)

judy, ben de ben de, onlara özendiğim için de; diker gözümü bakarım, sıcacık ohhhh keyifli keyifli oturup, etrafa bakışlarına.

Eliza Doolittle dedi ki...

Yavrukuş, yazmıştın sen bu deliliğe övgüyü daha önce de di mi? Beni mimlemiştin hatta ve ohhoooo neler de neler çıkartmıştın :)
http://www.amsterdamdankartpostallar.com/2010/01/shes-running-out-againshes-running.html
Şu an canım feci bitter çikolata ve acı kahve istiyo yalnız, onu napıcaz?!

Aslısın dedi ki...

Evet Eliza'm önce yazdıklarımdan da kopya çektim zaten, hala tuhaflıklarım değişmemiş, çok istikrarlı kadınım valla:)
Bu arada o istediklerini ye, iç zira orada, o soğukta iyi gelir bitter çikolata ve kahve. missss