18 Oca 2011

Karmakarışık


Kendini iyi hissetmek elindeyken insan nasıl oluyor da kötü hissetmeyi seçiyor?
Nasıl oluyor da sabah yataktan kalktığında, karanlık ruh halini dağıtmak için ne yapması gerektiğini öğrenmeye çalışmıyor, öğrense de uygulamıyor?
Kendisine döndüğünde, içindeki büyülü ışığı bulabileceğini bilse de; neden hep karanlıklarda kaybolmayı seçiyor?

Bütün bunlara cevabım şudur: Kendimizi cezalandırmak için yapıyoruz bunları. İlacı biliyoruz ama almıyoruz.

"Biz" diye konuşmaktan hiç hoşlanmıyorum. Sizin adınıza ahkam kesiyor gibi hissediyorum kendimi. Ama "ben" dediğimde de her yazdığımı ben yaşayıp, yazıyorum sanırsınız diye endişeleniyorum, bazen yaşamadıklarımı da yazıyorum. Onun için bir deneme olsun diye biz dedim az önce ama olmadı, sırıttı.
Eski yazılarımda çok kullanırdım, şimdi okuyunca çok kötü geliyor. "Sen, siz, biz" gibi birilerinin arkasına saklanarak yazmak yerine yaşamasam da yaşamış gibi yazarım, o bizi kullanmam dedim. İyi de ettim, bak yukarıda biz dediğim kısım ne kadar sakil duruyor! Sonuçta söylediklerim benden çıkıyor, yaşasam da yaşamasam da bana aitler. Sorumluluklarını almaya hazırım, sözümün arkasındayım.

Nerede kalmıştım? Kendini cezalandırmakta. Bile bile mutsuz olmayı seçtiğimde, o günü kurtarma şansım varken, mutsuz geçirmeyi tercih edişimde hep o cezalandırma yatıyor, biliyorum. Suçlu olup da karşımdakinde kusur aramaktan bile beter bir şey bu. En değerli varlığımı "kendimi" harcıyorum. Kendime aşık değilim ama nefes aldığım sürece kendime bakmakla yükümlüyüm, bundan adım kadar eminim. Hatta bu konuda "biz" diyecek kadar ileri gidebilirim. Evet, yaşadığımız sürece kendimize iyi bakmak zorundayız.

Kendine iyi bak deme
Denmez, saçma!
Kendime bakarım elbet
Sen hiç korkma!

Candan Erçetin'in şarkılarının sözlerine bayılırım, derindir, anlamlıdır. 
O şu şarkıyı söyleyene kadar, vedalaşırken birbirimize söylediğimiz bu sözün aslında ne saçma olduğunu hiç düşünmemiştim. 
Uçaklarda, acil durumda oksijen maskesini önce kendinize sonra çocuğunuza takın derler ya, işte tam da bundandır. Nefes alamayan bir anne çocuğunu nasıl koruyabilir ki? Yani çocuğunu kurtarmak isteyen bir anne önce kendisini korumalıdır.

Sözün özü; senden başka neyim var? diyebilmek için önce ben olmalıyım. Bensiz olmaz, evet...


Görsel: Ahmet Coka

27 yorum:

kara kitap dedi ki...

mutsuz olmayı seçmemizin bir diğer nedeni de insanların ilgisini çekmek istememizdir.kendimden biliyorum. :))

Adsız dedi ki...

Kendine iyi bak ..:)
Sevgiler.

Adsız dedi ki...

Belki de Candan'ın bir diğer şarkısındaki Melek'tir bize yardımı dokunacak bu durumda. Yarım kalmışlığımızdır belki de bizi bu melankolik ve karanlık hallara koyan. Ve O geldiğinde belki de biz o zaman tam olarak biz olacağız ya da ben tam olarak ben olacağım!
Kim bilir?

onefriend.

Aslısın dedi ki...

kara kitap, misal bu senin için geçerli, ben başka türlü ilgi çekmeyi severim:)

hayatın süs payı, oldu canım, sağool:)

one friend, kimse bilemez, o zaman Melek'e Müslüm Baba'nın sesinden diyelim ki; Sensiz Olmaz.

Betül dedi ki...

Seçim muhakkak ki benim elimde ama ifade ettiklerimin yanlış anlaşılmasını ve ufakta olsa beklentilerime ufacıcık bir yaklaşımınmın yapılmaması için ne yapacağım?

Judy Abbott dedi ki...

peki karanlık ruh halimizi dağıtmanın yolu nedir?

Unknown dedi ki...

ben de beni bulucam bi gün ;)

Aslısın dedi ki...

Betül, başkaları adına yapabileceğin bir şey yok bence. Sen kendini en iyi şekilde ifade edersin ve bundan emin olmaya bakarsın. Yoksa yanlış anlamak istiyorsa birisi illa ona müdahale etme şansın yok tek yapabileceğin doğru anlayana kadar açıklamak, eğer istiyorsan tabii.

Judy Abbott, bence herkesin kendince bir yöntemi vardır, deneme yanılma. Mesela ben karanlığa iyice gömülmek yerine, olumlu bir şeylere odaklanıp, sevdiğim bir şeye baktığımda içim hafifliyor. Ama öyle uyandıysam; bunu yapmak yerine mutsuz olup, karanlıklar içinde kalmayı tercih ettiğim zamanlar çoğunlukta diyebilirim.

Sazan dedi ki...

Çok sevdim bu yazını, düşündüm de üzerine, üstelik bu gün çok kötü ve ben sahiden elimde olup olmadığını merak ediyorum iyileştirmenin.

Öperim güzel insan, çokcana...

Aslısın dedi ki...

Pınar'cığım, seni başka yerde arama, sen sendesin zaten ve hep de kendindesin; ben okuduklarımdan biliyorum.

Sazan'ım, güzel insan diyen dillerini diye sabah şekeri olabilirim mesela şu anda:)
En sevdiğin şey neyse hadi onu yap mümkünse, bugünün kötü bir gün olduğunu söylemekten vazgeç bir de, hatırlatmaya gerek yok sık sık bence:)

Tibetin annesi dedi ki...

aslında bu biraz da "benden içeri" yazınla da ilgili. dünyada var olmamız bizi kısıtlıyor ne yazık ki. en büyük sorunumuz bu bizim. aslında ne kadar mükemmel varlıklar olduğumuzu kabul edemiyoruz bir türlü, mucizeleri görmezden geliyoruz. mucize olduğumuzu görmüyoruz ve kendimizi daha da bağımlı kılıyoruz buraya... unuttuk kendimizi ve hatırlamak için birşey yapmak zor geliyor, daha doğrusu yapmamız gerekenler işimize gelmiyor... (bak ben de biz demişim...)

Ahmet Coka dedi ki...

sabah formülümü paylasmak istedim... hızlı bir kalkış, bu hep abzürt bir parcayı dilinize dolar. Banyo da yüz yıkamadan evvel kendinden makas almak olmazsa olmazdır. hatta mümkünse bir de kendinize göz kırpın. Neber güzelim ya da yakışıklı ya ad tipsiz diye yoklamakta pek güzel olur... bi de ıslık çalarak çıkarsanız evden gün süper olur.

Aslısın dedi ki...

Tibet'in annesi, ya evet ortasını bulamamak da var. Bazen kendimi tamamen unuturken bazen de kendime öyle çok odaklanıyorum ki; o da arızaya sebep oluyor.

Ahmet, canım işte, sen o yüzden her gördüğümde böyle tatlı, olumlu ve şahane bir insansın. Darısı başımıza ne diyeyim:) İtiraf: Ben de cezalandırmayı seçmediysem aynada kendime gülümseyip, merhaba diyorum:)

Sibel dedi ki...

BEN olmayı beceremeden BİZ hiç olunmuyor hele. yalnız bunu yaparken Bencillik ile ben olma arasındaki çizgiyi de iyi çizabilmeli insan. (çizebilmeliyiz mi demeliyim yoksa)
Ha bir de, üşenmedim sana bir Müslüm şarkısı buldum, buradaki SEN'leri BEN yapalım hadi!

BİR GÜLSEN YETER
BU KADAR ÇARESİZ BIRAKMA
BAĞLANDIM BİR KERE ÇOK SEVDİM SENİ
SENDEN İSTEDİĞİM ÇOK ŞEY DEĞİL Kİ

Aslısın dedi ki...

Sibel'im, ben olmayı beceremeden biz olunmaz! bu kadar işte.
Müslüm Babamın şarkısı senle de benle de hep anlamlı be:))

Emine dedi ki...

seni seviyorum sözü çok önemlidir ..ne kadar da anlamlıdır..sevgilin ,eşin arkadaşın ya da çocuğun farketmez.
duyunca nasıl da mutlu olur insan..o zaman değerli hisseder kendini..sevilmek onu bir yerlere taşırmış gibi..aslında yukarılara çıkartan, besleyen kendini sevmek..
önemli olan "beni seviyorum demek".

sevgiler..

CEPAYNASI dedi ki...

"bensiz olmaz"güzelllll:)

cezalandırma...bazan kendini,bazan da etrafındakileri cezalandırma şeklinde olabiliyor...

Aslısın dedi ki...

Emine, kendisini sevmeyen bir insandan kimseyi sevmesini bekleyemem, katılıyorum sana.

cep aynası, evet haklısın ama en acısı insanın kendisine yaptığı bence.

Adsız dedi ki...

Bazen insanlar o kadar karamsar oluyorlar ki hayatlarında yolunda gitmeyen şeylerden ötürü içinden gelmiyor o günü iyi geçirmek veya tabirinle karanlığını dağıtmak. cezalandırmak olduğunu da düşünmezler genelde, sadece günümüzü yaşamaya odaklandığımızdan belki.

Kendine kalıyor insan bir yerden sonra etrafı ne kadar kalabalık olsa da eninde sonunda :)

Aslısın dedi ki...

x-coach, evet yaparken cezalandırmak gibi gelmiyor, doğru söylüyorsun.
Kendine kalıyor insan eninde sonunda, evet. Var mı dahası?

bad-ı saba dedi ki...

biz derken hep aslında kastettiğimizin ben olmadığı açık. Neden beni unutup aslında sen demeyi daha çok gündeme getiririz değil mi?
haklısın Aslı ben bu açıdan bakmamıştım olaya hiç.

Aslısın dedi ki...

bad-ı saba, ben de bir grup çalışmasında fark etmiştim, hep dikkat ediyorum ondan beri. Ne zaman kaçıyorum, ne zaman cesur oluyorum:)

HerbiRenk dedi ki...

Sensiz olmaz:) Evet Aslısın sensiz olmaz çok alıştım yazılarına:) Bunu demek istemediğini biliyorum ama sensiz olmaz:))

Evet bir şeylerin içerisine dahil olabilmek için, önce kendi iç huzurumuzu bulmamız gerekiyor, bunun içinde kendimize iyi davranmamız;)

ayşegül dedi ki...

biz demek ben demenin sorumluluğundan kaçmaktır.ben'den kıymetli ne var? ben kendimi sevip var olmalıyım ki biz'leri oluşturabileyim..

he hee severim ben kendimi..(yanaktan bir makas:))

AAAZZZZZZZLLLLiiiiiii dedi ki...

Adas cok zor bazen... En guzel hikayen en guzel yerinde yarim kalirken ve sen artik bundan bikmisken nasil iyi hissedecegini bilsende sabahlara bilerek ve isteyerek kotu uyanmak ve kotu olmak istiyorsun iste. iyi olmak icinden gelmiyor..

Aslısın dedi ki...

Herbirenk, çok teşekkür ederim, ne kadar tatlısın yahu:)

Ayşegül, eh madem bir tane de benim için al makası:))

AZZZZLİİİİ, dün Amerikalı birisi bana yine Aslı demeye çalışıp AAZZLİİİ derken sen geldin aklıma:) Evet içinden gelmiyor da öylece gidince güne de yazık oluyor be adaş.

HerbiRenk dedi ki...

tatlı mıyım bilmem belki de:)teşekkür ederim:))