Çok sıkılıyorum. Konuşasım yok, yazasım yok. Her şey sahte geliyor. Konuşmalar, dünyayı devirmeler, yapılan felsefeler. Sevgi sözcükleri, görev icabı konuşmalar.
Yazasım da yokmuş, onu da gördüm. Tıkanıyorum. Aslında çok şey yazasım var da; içimde biriktirmekten ve söylememeyi tercih etmekten, şurada vaktinizi alıyorum sizin de. Affedin beni.
Bildiklerimi, içimde tuttuklarımı dökesim, küfürler edesim var. Yapacak kadar cesur değilim. Sezgilerimin haklılığını gördükçe; isyan etmek istiyorum. Ne kadar güçlüler, ama güçlerini hep red ediyorum. %99 doğru çıksalar da; geriye kalan yüzde bire, bir umut, şans veriyorum. Ama olmuyor işte. Sezginin gücü, sevginin gücünü görünce geri adım atıyor ama o sevgiden de bir hayır gelmiyor, emin olun.
Onu takip eden soğumalar, soğumamış gibi yapmalar da yordukça yoruyor kalbimi. Bittiğinde de geçmiyor üstelik, izi kalıyor. Böyle kaç iz var acaba orada?
Kalbim kırık galiba benim, bütün mesele bu.
24 yorum:
Bazen tamamen susmalı ve dalgaların sesini, rüzgarın yaprakla sevişmesini dinlemeli. Ya da sadece kendi kalp atışlarını... Susalım, dinleyelim ve bu dinginlikte ikindi uykusuna yatalım...
Aslımsın krakerin reçele bulanıpta geldi bak kuzum bak hadi kuzum takma kafana bırak üzme kendini :( Hadi gel sayalım sövelim ohhh diyelim .Bırak hassaslığı izin verme canına okumalarına .
benimde içimden çok şey söylemek geliyor da, bazen susmak lazım dimi :(
güzel kalplim zaman tanı kendine lütfen, uf olmuş geçicek :)
Fırtınanın dinmesini bekle.
Geçen yaz çektirdiğim fotoğrafı sen nerden buldun???!!!
Fazla tırnaklıyorsun kendini..Törpüle biraz uçlarını.
kırık kalbin acısını bile doyasıya yaşayamayıp bastırdığımız için bi müddet sonra bu ne alaka dedirten hisler çıkıyor ortaya.
Bazen nasıl sesimizi çıkarıyorsak bazen de susup oturmak gerekiyor sanırım...
Umarım çabuk geçer;)
Onur, şu kulübenin olduğu yerde hatta.
allah krakerim ve reçel, dana ne isterim:)
pilli, içinde patlamıyorsa evet canım.
eminem canım, tamam, uf olmuş:)
mehbupum, diniyor gibi, ilk yazıma yazdığını okudum, çok datlısın senn
avram, ben çektimm:) tırnaklar cadı tırnağı, haklısın, kökten keseceğim.
küçükkurbaa, umarım canım, geçer nasılsa.
At iki tek, bir sol minör yedili üfle düdükle, bir de git ekmek arası sandviç ye geçer. iyi bir film izlemeyi de unutma. kedini yeme. yemek var:)
bu sürecin ana kaynağına fokuslanaman gerekiyor..Cevabı olan herşeyin bir sorusu vardır..
Ve sana iki kelime..Sabır ve şükür
"O zaman hemen git radyoyu aç bir şarkı tut
Ya da bir kitap oku mutlaka, iyi geliyor
Ya da balkona çık bağır, bağırabildiğin kadar
Zehir dışarı akmadan yürek yıkanmıyor..."
Diyor Sezen, ve iyi geliyor cidden..
%1'lik "boşuna endişeleniyorsun, herkes masum, böyle düşündüğün için esas sen yamuksun" avuntusu paha biçilemez, biliyorum ama içi boş çıkıyor genelde be Aslım.
Soğumalar, soğumamış gibi durmalar da hep o %1'e inanmak gafletinin arızaları :(
Kötü kedi gibi hissettim kendimi, şimdi hemen dönüyor ve senin %1'inin %1000 gerçek olmasını diliyorum. Hem böylece ben de utanırım ve bu kısır döngü kendini yeniler :)
Bence sonbahardandir o,bu mevsim depresif bir suru insan yaratip kisin soguna atiyor,sicacaik,icini isitacak birseyler al ve oyle karsila lapalapa yagacak olan karlari.....
syrakusa'um, kendimi yemiicem tamamm:)
adsız, kaynağına yaklaşmaktayım, bir şeyler yakaladım. sabır ve şükür her zaman. haklısın.
aazzzllii, ne güzel demiş, yapacağım.
sokağımın kedisi, sen bile inanmadın ama bu seni kötü kedi değill akıllı kedi yaparr:)
adsız, kar da sevmem ya ben:)
copy-paste yapıp koymak istedim bloguma. aynı da böyle hissediyorum zira ben de...
melos, bence hiiç sakıncası yok, böyle hissetmene üzülmem dışında.
geçicek. :)
-
hemera
Ben çoğu zaman neden, ne için yaşadığımızı sorgularken buluyorum kendimi. Bazen insan olmaktan tiksindiğim bile oluyor, olanları görünce. Hiçbir şey yapasım yok, geleceğim adına. Ama bazen hayat güzel geliyor işte. Ve kandırmak için yetiyor.
hemera, geçti biraz bile.
ilnevya, evet yoksa yaşayamayız ki.
friendfeed olmuş burası. ne guzel
İçimden bir ses ilk yazıya bak dedi. Öyle işte.
Bir kaç satır yazacaktım vazgeçtim. Belki şu sıralar okumayada tahammülün yoktur diye ama sen yinede bil. Ben buralarda dolanıyorum. Seslenirsen duyarım
bazen susmalı ama eskilerin dediği gibi dertleri bir sandığa anlatıp ağzı kapatılmalı bu da depresyona neden olabilir bazen de yazıp rahatlamalı bazen de karşına alıp konuşmalı hiç birine yapamıyorsan evet susmalı....şu sözü hep benimsemişimdir,,,,,,,,, tanrım bana değiştirebileceğim şeyleri değiştirebilmek için cesaret, değiştiremeyeceğim şeyleri kabullenebilmek için sabır ,ikisi arasındaki farkı anlayabilmek için akıl ver...kendinize iyi bakın...
cevdet, evet ne güzel değil mi:)
mehbup, o sırada blog bilen sadece iki kişi vardı ve sürekli yorum yamadınız o yazıma diye dalga geçiyordum:) kaç yıl sonra yazıldı ve tabii ki sen tarafından.
k.c.s, sen her zaman yaz, bana iyi geliyor seni, biliyorsun.
bahar dallarım, teşekkür ederim, o söz çok değerlidir benim için de, iyi olalım, hepimiz.
Yorum Gönder